Cumartesi, Temmuz 08, 2006



İzin kullandığımdan hasta bakmıyorum ,ama yine de günü boş geçirmedim Bodrum-İzmir otobüsünde hostes koltuğunda seyahat ederken şöförden epeyce bir şeyler öğrendim: MAN otobüsler de Mercedesler gibi Türkiye’de üretiliyormuş. MAN daha önce ’85 –’87 arası iki sene şehirlerarası otobüs üretmiş ama tutulmayınca o zaman piyasadan çekilmiş, şimdi yeniden girmiş. Normal uzun MAN otobüs 280.000 euro , Mercedes 320.000 euro imiş. Mercedes'lerin ikinci eli daha iyiymiş. Kısaları 50.000 euro daha ucuzmuş. Kısada 46, uzunda 54 koltuk varmış. Uzun araba , Bodruma gidiş geliş 500 km de 460, kısası 400 YTL yakıyormuş. İki yaşındaki otobüs şimdi 150.000 euro ediyormuş, yani iki senede 130 000 euro değer kaybetmiş.’Siz ayda 5000 euro kemiksiz para kazanabiliyor musunuz ki bu kadar amortisman ödüyorsunuz?’ diye sordum.
Kazanamıyorlarmış. Bilet parasının % 25 ini şirket komisyon alıyormuş. Ayrıca ikramlar, otogar paraları, şehir içi servis ücretleri, hatta kredi kartı komisyonları arabaya aitmiş. İkramları şirketten almak zorunluymuş. İzmir Otogarına giriş 35, Bodrum 25, Milas 15 YTL imiş. Otobüs başına 35 YTL şehir içi servis ücreti kesiliyormuş. Cebinden ücretin dökümünü çıkardı, tam dolu arabanın 700 YTL lik bilet ücretinden yazıhane ve kredi kartı komisyonları düşülünce eline 500 YTL kalmış. Üstelik araba haftada iki gün böyle dolu olurmuş, boş gittiği günler de cabası. ‘E akıllı işi değil bu şartlarda çalışmak ‘dedim. Patronları da öyle söylüyormuş (arabalar turizm işi yapan bir şirkete aitmiş). Bir iki yıl içinde toplu taşımacılıktan tamamen çekilip sadece turizme ağırlık vereceklermiş. O zaman taşımacılık şirketleri kendi arabalarını çalıştıracak, yeni bir düzen olacakmış. ‘Belki ikramlardan keserler’ dedi . Bu kadar acınacak durumda olduklarını görünce bilet istemekten, vermezlerse de şikayet etmekten vaz geçtim. Muavin İzmir’e gelince servise binebilmem için koltukta bırakılmış bir bileti getirip istemeden verdi.

Hiç yorum yok: